21 Şubat 2013 Perşembe

Salak (1)


Mersin Üniversitesi dekanı Prof Fevzi Demir; salaklığın bulaşıcı bir hastalık olduğunu anlatan güzel kitabını hediye etti geçenlerde. İnternet ortamında bir çok salak dolaştığından; salaklığın hangi musibetle bulaştığını anlayabilmek için bir solukta okudum.

Ayrıntılara gitmeden önce salaklığın bazı önemli belirtileri ile nedenlerini aktarayım:

‘’ Hasta veya hasta gurubu okuduğunu, dinlediğini ya da gördüğünü bir türlü anlayamaz..’’
‘’ Fikirsizlik  ya da tek fikirlilik yaygındır..’’
‘’ Enfekte bireyler, iyi iletişimi sadece yine kendisi gibi davranan bireylerle kurabilir..’’
‘’ Her önerdiğini kesin bir gerçek olarak önerir..’’
‘’ Her inandığına kesin bir gerçek diye inanır..’’
‘’ Salak; sadece yanlış yapmaz, yanlışta direnir..’’
‘’ Salak, var olan en tehlikeli insan türüdür. Çünkü salak, salak olduğunu bilmez.’’
‘’ Müzmin bekarlık bu hastalığa yakalanma riskini kesinlikle arttırır..’’

Bu bulgulardan yola çıkarsak, bazı yaklaşımları daha doğru yorumlayabiliriz.

Söz gelimi; enfekte olmuş bir gurup salak; 2006 yılından 1970’li yıllara aptalca tüneller açabilmekte, buna karşılık 1970'lerden bugüne köprüler kuramamaktadır. .

Yine salak bir gurup; her taşın altında casus ararken, burunlarının dibindeki elemanlarla halaya durabilmektedir..

Salağın biri; MİT tarafından takip edildiği yönünde uyarılmasına rağmen aymazlıkla ilişkilerini sürdürüp kadrosunun tüm hareketlerinin fotoğraflanmasını sağlayabilmiştir. 

Yine bu salak gurup; her taşın altında MİT ya da MUHABERAT elemanı ararken, her hareketi fotoğraflanmış olmasına rağmen bazı kişilerin sorgulanmamış olmasını nedense hiç düşünmemiş, tabiri caizse oralı bile olmamıştır.

Söz konusu salak gurup; kendilerini hicveden bir yazıdaki istihzayı bile anlamaktan biçare halde iftiralarına mesnet yapmış, bu yalana sonradan kendileri de inanmıştır.

Bu salak gurubun arkadaşlık anlayışı; tek fikirliliktir. Aslında tek fikirlilik, cemaat kültürünün biat anlayışıdır. Halbuki devrimcilikte; biatı reddeden bir isyan vardır. İsyan yoksa, devrimcilik de yoktur. İşte genlerinde var olan bu biat nedeniyle farklı olan düşüncelere rağmen süregelen arkadaşlığı anlayamayıp; kader birliğine dayalı geçmişten gelen bir dostluğu; neden her konuda aynı düşünmüyorsunuz diye sorgulamıştır..

Çünkü salaklar, kendileri gibi olmayanlarla iletişim kuramaz.

Kendileri gibi olmayanlar TU KAKA'dır

Kendisini alametifarika sanan salak; Suriye olaylarını bir halk isyanı olarak görüp arka plandaki emperyal amaçları yok saymaktadır. Halbuki emperyal güçlerin kendileri, masa başında çizilmiş haritalarla Ortadoğu’yu kana bulayacaklarını çoktan ilan ettiler.

Fizandaki sağır sultan bile bu gerçeği biliyor. Ama salak; ilan edilen BOP projesine, işbaşındaki  eşbaşkanlara rağmen EMPERYAL proje yok diyor.

Çünkü salak, hatasında ısrar edendir..

Devam edecek...


Hiç yorum yok: